30 Mart 2016 Çarşamba

Yol

Bugün kütüphanemin nem kokulu raflarından çocukluğumu kiraladım
:Sarı tozlu bir yaprak..
 
Her satırda samimiyet aradım- olmazsa olmaz
Öylesine yaşanmasın diye hikayeler


Ne karın ağrısı iş, ne karın ağrısı iş şu büyümek ?
-çocukken denizin ortasındayken bi beton arasında olmadım hiç
Denizdeydim, gerçekti deniz 'Deniz vardı!' yoktu O'ndan gayrısı
yoktu An'dan gayrısı-

Gerçeği sıkıştırıp kolye yapıyorum şimdi 
O zaman toplamışın boncukları sarı, mavi, kırmızı.. Farketmeden hem de.. 
Çünkü olamazsın özgür boğulsan da şimdi bi kağıt deryasında "çocukluk"tan başka..

Sevdiğim insanlar gibi az ve yakın sevdiğim yerler de.. Kaçıp gitmelik masallarım ve bolca hikayem var:
çocukluktan kalma
Ve anılar silinmiyor bi elektronik posta gibi
Senle ne yaşadıysam ve de O'nla
Hepsi o sarı yaprağın yanmış kenarlarında..

Elimiz bu kadar kirliyken sokağa ait olandan tiksiniyoruz, gülüncüz
Çocukken de gülerdim; gülmediklerinize
Ama en çok kendine gülmeli insan kendi "kirine" ki tükürmesin hunharca başkasınkine
Ve sen hala çocukluğumdan bahsediyorum sanıyor, gülümsüyorsun
Bilmez misin?
Tanrı'ya inanırım ben; sadece darıldım O'na
Bu dalgınlık, bu kırılganlık:
Çocukluktan kalma.


Bademler köyü-25.03.16

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder